18 Haziran 2007 Pazartesi

ozel mesaj yok mu artik?

arkadaslar ozel mesaj yazamiyor muyuz artik?daha once sorulduysa bilmiyorum ama bilgisi olan var mi acaba?

Tacizciye ofke dinmiyor

Sirnak'ta 2 kiz cocugunu oldurdugu, 6 kiz cocuguna da tacizde bulundugu iddiasiyla tutuklanan A.B. tedavi icin getirildigi hastanede ofkeli bir grup tarafindan linc edilmek istendi. Grubu polis guclukle engelledi.
Sirnak'ta onceki hafta 2 kiz cocugunu oldurdugu, 6 kiz cocuguna da tacizde bulundugu gerekcesiyle tutuklanan A.B, (21) rahatsizligi nedeniyle Sirnak Devlet Hastanesine getirilirken linc edilmek istendi. Tecavuz zanlisi A.B'nin cezaevinden getirildigini ogrenen cok sayida vatandas hastane onunde toplandi. Zanlinin disari cikarilmasini bekleyen grup, A.B'nin cikarilmamasi uzerine zorla hastaneye girmeye calisti. Hastane kapsini kiran gruptan bazilari, kendilerini engelleyen polise tas atti. Bunun uzerine polis havaya ates acarak ve biber gazi kullanarak grubu uzaklastirdi. Atilan taslar nedeniyle bazi polis araclarinin ve hastanenin camlari kirildi. Yeniden toplanan ve A.B'nin kendilerine verilmesini isteyen vatandaslarin hastane onundeki bekleyisi surerken, destek amaciyla olay yerine jandarma birlikleri cagrildi. Emniyet Muduru Salih Gokalp ile kentte taninmis kisilerden Baki Kutlu, polis panzerinin uzerinde vatandaslara bir konusma yaparak sakinlestirdi. Grubun hastane onundeki bekleyisi halen suruyor.
Sirnak'ta onceki hafta yakalanan A.B, "13 Aralik 1999'da Sirnak kent merkezinde 13 yasindaki E.Y'ye tecavuz girisiminde bulundugunu, kizin karsi koymasi uzerine E.Y'nin kafasini kuma gomup, cinsel organina hortum sokarak oldurdugunu, "19 Ekim 2006 gunu ise Nur Mahallesi'nde 13 yasindaki S.E'ye tecavuz ettikten sonra kafasini tasla ezerek oldurdugunu soyledigi belirtilmisti. A.B'nin ayrica cesitli tarihlerde 6 kiz cocugunu da taciz ettigi bildirilmisti.

Sizin Parasutunuzu Kim Hazirliyor?

Charles Plumb Vietnamda ucmus,ABD Hava Harp Okulu mezunu bir pilottu.
Savas sirasinda yaptigi 75.inci ucusta, yerden havaya atilan gudumlu bir fuze tarafindan vuruldu.
Derhal kendini firlatip parasutle bir ormanin icine dustu.
Kisa bir sure sonra da Vietkonglar tarafindan yakalandi ve tam 6 yil Kuzey Vietnamda esir olarak tutuldu.
Bugun Charles Plumb yasadigi bu tecrube hakkinda insanlara ders vermektedir.
Bir gun Charles ve esi restoranda yemek yerlerken bir adam masalarina yaklasir ve saskinlik icinde ciglik atar:
-Aman Allahim ! sen Plumb'sin .Vietnamda jet pilotuydun, Kitty Hawk havaalanindan. Ucagin dusmustu!
-Evet ama sen nereden biliyorsun bunu ? der eski pilot Plumb
-Biliyorum cunku ucus oncesi senin parasutunu ben hazirlamistim.
Plumb hayretler icindeydi. Adam elini Plumbun omuzuna atar:
-Anladigim kadariyla parasut ise yaramis
Plumb evet anlaminda kafasini sallar.
-Eger ise yaramasaydi su anda burada degildim.
Plumb o gece ,restoranda masaya gelen adami dusunmekten uyuyamaz.
Savas sirasinda cogu kez gordugu bu adamla bir kez olsun konusmadigini dusunur.
Cunku o bir savas pilotu,adamsa parasut hazirlayan basit bir askerdir sonucta.
Oysa o asker ,uzun tahta bir masada saatlerini harcayarak ,dikkatle katladigi parasutlerle ,her seferinde hic tanimadigi bir insanin kaderini ellerinde tutuyordu.
Bu olaydan sonra verdigi derslerde Plumb dinleyicilere hep ayni soruyu sormaya basladi:

Parasutunuzu kim hazirliyor?

Tum hayati boyunca ihiyac duydugumuz her seyi bir baskasinin hazirladigi biz modern dunyanin insanlarina sorulabilecek en anlamli sorulardan biri de bu belki de....Yasamaya devam etmemizi saglayan sayisiz parasutler var hayatimizda,her defasinda bir baska insanin bizim icin hazirladigi ,maddi parasutler, manevi parasutler,duygusal parasutler,ruhsal parasutler...... Sahip oldugunuz en buyuk yetenegi kim kazandirdi size ,veya dusunce yapinizi kim sekillendirdi?Kimler size moral verdi zor zamanlarinizda ya da hayata dair manevi degerlerin farkina varmanizi kimler sagladi?
Hayatiniz boyunca parasutunuzu hazirlayan kimlerdi?Iste onlar hayatimizi borclu oldugumuz insanlardir.Peki siz kimlere, hangi parasutleri hazirliyosunuz, hic dusundunuz mu?

acele istanbul bulusmasi

hanimlar carsamba gunu saat 9 50 ucagiyla allah nasip edrse oraya geliyorum bir hafta oradaim nasipse bulusma istiyorum
pazar gunu taksimde
bana katilin beni merak eden yok mu :)

Jambonlu peynirli frittata

1 porsiyon: 165 kalori
6 porsiyon
Hazirlama suresi: 25 dk.

Frittata Italyan tarzi omlete verilen isimdir. Fransiz omletinden daha kalindir ve daha uzun sure pisirilir.

Malzemeler:


- 6 yumurta
- 150 gr. Jambon
- 1 ad. kucuk boy kuru sogan
- 1 ad. yesil sivri biber
- 3/4 su bardagi taze lor peyniri
- 2 ad. orta boy domates
- 1/4 su bardagi cedar peyniri
- tuz, biber
- 2 yemek kasigi zeytinyagi

Yapilisi:

- Sogani, biber ve jambonu kucuk, kucuk dograyin.
- Kalin tabanli bir tavaya zeytinyagini koyup iyice kizdirin. Sogan ve biberi atip cevirerek pisirin. Jambonu ekleyin. Hepsini birlikte biraz daha pisirin
- Bu sirada yumurta, lor peyniri ve biraz karabiberi iyice cirpin. Tavada pisen sebzelerin uzerine dokun. Orta isida pisirin. Bir spatula ile kenarlarini kaldirip ustteki pismemis yumurtalarin alttarafa gecmesini saglayarak pisirmeye devam edin.
- Daha sonra omleti firina dayanikli bir kaba aktarin. Firinin izgarasini calistirip ust taraf da pisene dek ortalama 2-3 dakika kizartin.
- Uzerine domates dilimleri ve rendelenmis cedar peynirini koyup peynirler eriyene dek piraz daha firinda tutup cikarin. Sicak servis yapin.

Victoria's Secret urunleri

Merhaba bayanlar,

Kendi hazirladigim internet sitem uzerinden kremler ve losyonlar satiyorum. Eger ilgileniyorsaniz bir goz atmanizi tavsiye ederim..

Eger sorunuz olursa bana yine buradan ulasabilirsiniz.Online oldugum surece sorularinizi yanitlarim..

Sevgiyle va saglikla kalin

http://www.selvas.net

alkol denizinin derinliklerinde baslayan kasim ruzgarlari

alkol denizinin derinliklerinde baslayan kasim ruzgarlari
yerini aralik yagmurlarina birakirken
elimde bir ayin sigara dumani…
askin kalbime isleyen akintilari
ruhumun yuksek rakimlarinda bir nehir edasiyla dalganiyor
ve kalbime akan Dicle nehri kuruyor…
bedenimin ozgul agirligi
kendini birkac damla gozyasi seklinde disa vururken
basariyla basarisizlik arasindaki arafta kendimi sorguya cekiyorum
birkac siire yon veren hayaller
kabuslarimla birleserek beni Ankara’nin resmi asklarina surukluyor
kalp agrilarimi nikotin dindiriyor
siyasi kalabaliklar icinde kendimi yapayalniz hissediyorum
degisik zamanlarda
degisik insanlarla
kendi benligimi yitirme cabasina girisiyorum
bir cay deminde kendimi bogmaya calisiyorum
edebiyatin huznu muzigin ritmiyle sevismeye basliyor
acilar derinlestikce aradiklarimi bulmak istedigim yerlerde bulamayacagi anliyorum
butun hayatimi bir kasim ayinda goruyorum
ve bu ayi elimden kaciriyorum
geriye siirler kaliyor…
bir de ruhumda olusan tremorun sesimde biraktigi derin yara…

kirec tutan caydanlik ve digerleri

daha once yazildimi bilmiyorum. kirec.tutmus caydanlik turu seyeri limon tuzu ile kaynatin .piril piril oldugunu goreceksiniz.ben lavabo icle
rinede atip kaynar su dokuyorum.

Victoria's Secret Urunleri

Merhaba arkadaslarr ! Vee guzel bayanlar..

Eger sizlerde Victoria's Secret urunleri kullanmak isterseniz sitemi ziyaret edip begendiginiz bir urunu kullanabilirsiniz..Umuyorum ki size gore bir urun mutlaka vardir !

Izmir'den herkese selamlaaaaaaar !

Sevgiyle kalin hoscakaliiiin :)

http://www.selvas.net

Bendende Herkeze Merhaba

Sevgili KadinlarKulubu uyeleri

hepinize kucak dolusu merhabalar. Ben Almanya�nin Frankfurt sehrinden sevgi. Umarim hosca vakit gecirecegim burda sizin aranizda.
:1closedeyes:

Sevda ugruna olum...

Kadin yirmi yedi yasinda... Yuregi, kar beyaz soguklara terkedilmis ama inat bu ya hala simsicak. Dusunceleri kah hayatin gitgide agirlasan gerceklerinde kah aydinlik hayallerde dolasiyor nefes nefese.. Elinde samur fircasi, gecmisi karalayip bugunu renklendiriyor hic durmadan.

Renkler kipir,kipir , icindeki cocuk hasari mi hasari... Gozleri ise bugulu bakmakta huzunlere yenik... Hayati sorgulamaktan coktan caymis.Omuzlari bir kucuk kiz cocugun simarikligini sergilercesine “Bana ne” ifadesinde. Kipir,kipir ya ici.. Arayislari var kendisinden bile sakladigi. Bela da geliyorum demez ya... Iste boyle bir anda; ruhu, sanal dunyanin kapisindan siziverir iceri sessiz, habersiz.. Hani su chat canavari var ya bu gunlerin belalisi. Orada kendisi gibi saskin yureklerin arasinda buluverir kendini. Ve... olanlar olur o zaman. Hic beklenmeyen anda buzda kayar gibi “Hooop” havada bulur duygularini darmadaginik. Sanki basinda deli ruzgarlar hic esmiyormus,esenler de yetmiyormus gibi. Erkegin yasi otuz. Hirsli, kendinden emin. Kendisiyle barisik ve yasadigina memnun.Kahkahasi ekrandan yureklere tasan, mutlu ve duygu dolu bir bulut adam. Esi ve cocugu icin yasamakta oldugunu saklamadan kadini davet eder sanal dunyanin sanal ask oyununa. Acemidir kadin. Belki genc adam da oyle.Oynadiklari oyunun tehlikesinden habersiz bir masali yasamaya baslarlar. Ekranin karsisinda nefeslerini tutup beklerler sevdalinin gelmesini.Karsilasmalari her defasinda kahkahalari hatirlatircasina sen olur. Zamanin koordinatlari bulusamadiginda, birbirlerine teget gectiklerinde, huzun yayilir gecelere.Uyku tutmaz bekleyislerde ikisini de. Sabah yeni umutlara gebe baslar. Veekranda dogarlar her bulusmayla yeniden.. Duygularin en firtinalisina yakalanirlar.Birbirlerini gercekten merak ederler.Bulut adam kadinin acligindan, usumesinden bile sorumlu tutmaya baslar kendini.Kadinsa adamin yorgun hallerine dayanamaz. Elleri dokunmasa da ellerindedir artik. Birbirlerini el ustunde tutarlar anlayacaginiz.Gunler, aylar gecer...Hayaller ekranlara sigmaz olur.Artik gormekisterler birbirlerini. Dokunmak sarilmak isterler. Hatta cilgincasina sevismek... Kadin kivranir onsuzlugun acilarinda.. Ozlem siddete donusur. Acitir... Iskencelere yatirir kadini. Oyun degildir artik bu. ASK ekranda degil hayatin ta icinde yasamaktadir.Bulut adam sorar durmadan ;
-N'olacak simdi...
Kadin, adam kadar cevapsiz... “Bilmiyorum” der.”Bilmiyorum” Artik sorgulamalar baslar duygulari ...”Bu nedir?...Bunun adi ne..?” Kadin aski tanimlar ama care degildir tanimlamak.. Yasananlardir gercek olan. Hissedilenlerdir. Her sevdanin basini bir karabasan bekler ya...Beklemese sevda denen sey olmaz zaten. Iste bu bir sevdadir ve basinda karabasanlar. Kadin unuttugu ask gozyaslarini huzunlere, sancilara, onulmaz agrilara boyar, alaca bulaca. Artik her seye gozlerindeki bugularin ardindan bakmaktadir. Ve ekrana sunlari; buzlarin arasindan aldigi yureginin kalemiyle yazar. Yuregini buzlara iade etmek uzere... “Beni ignore et*.Ne olur bunu yap.” Bulut adam saskindir belki ama adi gibi bilir. Dogru olan budur. Dusunur bir sure.Susar ekran. Susar kadinin yuregi...Olum anidir bu.Verilen son nefestir sanki.. “Sevdam HAYIR dese” “ Sensiz yapamam dese” diye bekler nefes almak icin. Bulut adamin suskunlugu bozdugu yerde olecektir kadin.. Bunu ikisi de bilirler. Bir yazi belirir ekranda caresizce okunan “Netten cikiyorum o zaman” “Hoscakal” Mavi uzerine siyah yazilmis sozcukler kararli ve kesindir... Titreyen ve cansizlasan parmaklari son bir kez tuslari gezinir kadinin “Hoscakal” Duser Bulut adamin gulen yuzu ekrandan.
Ve
KADIN OLUR...